Merhaba kıymetli okuyucularım; Samsun Vezirköprü de ( KÖPRÜDE ) yaşanmışlıkların; EDER VE DEĞERİNİ bilen ve köprümüze âşık olan insanlar için Muammer CEBECİ Kardeşimizin nede güzel akıcı bir üslupla anlatmış olduğu yaşanmışlığı;
Siz okurlarımla Buyurun Vezirköprü’den Muammer Cebecinin Anıları ( 2 ) paylaşmaya kaldığımız yerden devam ediyorum.
Belki bu değerlendirme için " O zamanlarda milletlerin bir arada yaşadığı imparatorluk kültürü vardı, bu gayet doğal..." eleştirisi gelebilir. Öyle düşünenlere şu bilgiyi verebiliriz. 1970 ve üstü doğumluların çoğunluğu Çamlık yolunda, şimdi Sarıkaya Mobilyanın yerinde ki ahşap evde yaşayan Levon Andıç ve ailesini hatırlarlar. 1980'li yıllara kadar ilçemizde Ermeni kökenli 3-4 aile vardı.
Bunlardan biri bahsettiğim Levon Andıç ve ailesiydi.1980'li yıllarda İstanbul'a taşınan Levon Andıç yıllar sonra bir dergiye, çocukluğu ve gençliğinin geçtiği Vezirköprü'nün kültürü ile ilgili ipuçları vermiştir.
Ailesi, Samsun Vezirköprü’de yaşayan Katolik mezhebine bağlı üç Hıristiyan aileden biriydi. Dedesi, evde Türkçe’nin dışında herhangi bir lisan kullanılmasına izin vermemiş. Çocukluğunda en çok gıpta ettiği ve unutamadığı iki olay var.
Biri; Komşu çocukların sünnet olması, diğeri ise Ramazan orucu.Andıç “Komşularımızın birinde, yeni çıkan yaylı somyalardan vardı. Yazın çocuğunu sünnet ettiren o somyaya yatırırdı. Elden ele dolaşan somyayı gördükçe ben de o somyada birkaç gün yatmayı hayal eder ve bu nedenle sünnet olmayı arzu ederdim.
İlçemizin sünnetçisi Selahattin Amca’ya gider, ‘Beni sünnet et.’ derdim. Her seferinde ‘Seni başka bir zaman yaparız.’ diyerek başımı okşardı.” diyor. Andıç, 6- 7 yaşlarında iken komşu çocuklarına heveslenip mahalledeki yaşlı bir komşularına elif cüzü öğrenmeye de gitmiş. “Arkadaşlarımdan Veysel, İlyas ( Marangoz Mutuş Gültekin'in oğulları) yaz gelince omuzlarına taktıkları küçücük çantaları ile Kur’an öğrenmeye gidiyordu.
Babama ‘Neden onlar gidiyor da ben gitmiyorum?’ diye ağlıyordum. Bana da bir çanta diktiler ve arkadaşlarımla Ferhat Amca’ya elif cüzü öğrenmeye gittim.” diyen Andıç, Müslüman olmamasına rağmen ortaokul sıralarında ramazan oruçlarını tuttuğunu ve teravih namazlarına gittiğini söylüyor.
Andıç’ın çocukluğundan kalan en önemli hatıralarından birisi de sevecen Müslüman komşuları. Vezirköprü’den sevdiği yaşlı komşularını anlatırken gözyaşlarına hâkim olamıyor. “ İmam Bekir Amca.( Emekli İmam Bekir Özata) Yüzünden nur akardı. Yaptığı iyiliklere bakınca ‘Ben de onlar gibi olabilir miyim ?’ diye kendi kendime sorardım. Çünkü hepsi de örnek insanlardı bizim için” diyor.
Müslüman olan Andıç’ın sünnet olması da ilginç. Çocukluğunda kendisini sünnet yapmayan Selahattin Bey’in oğluna sünnet yaptırmış. Andıç: “Arkadaşım olur. İzmir’de yaşıyor. Bir gün aradım, ‘Babana nasip olmayan bir iş vardı, gel onu tamamla.’ dedim. Olayı anladı. İzmir’den kalkıp Ayvalık’a gelerek beni sünnet edip geri döndü .”diyor.
Dün ikindi vakti, Otogarın karşısında gezerken, otomobil sürücüsü iki gencin kavgasına rast geldim. Yol verme kavgası yüzünden kavga ediyorlardı. İnsanı üzen manzaralar.
Trafikte yol vermeme, araç sollama veya "bana niye ters baktın?" sözleri ile başlayan tartışmaların kavgaya dönüşmesi yüzünden, cinayete varan olaylara şahit oluyoruz." Neden böyle oluyor?" sorusunun cevabı yine eğitimsizlik duvarına tosluyor.
Çevrede ve çoğu aileler de sevgi, saygı, hoşgörü, yardımlaşma, paylaşma, duygudaşlık vs. örnek davranışlar oluşmadığı için okullarımızda da sadece yüzeysel verilip, öğrencilerimizde içselleşmediği için böyle olaylar her geçen gün daha da artıyor. Aile okulu, okul aileyi suçluyor.
Sonuç olarak; Muammer Cebeci Abimin Köprümüz ile ilgili anılarını, siz hemşerilerimi bilgilendirmek adına ‘’Toplumun Nefesi’ ’adlı köşemde yayımlamaya devam edeceğim. Ayrıca Abimizin gönlüne ve kalemine sağlık.
İnsanın ilim ve edebi, en büyük varlığıdır. Eskimez, çürümez, kaybolmaz.( Mevlana)
Düşündürebilmek, gelecek için üretilecek ürünün ana kapısıdır. ( Kazım İLHAN)
Bu sözün ne kadar önemli olduğunu konular işlendikçe fark edeceğimizden eminim.
Toplumun ve ailenin en büyük ilacı doğru iletişimdir. ( Kazım İLHAN )
Birlikte siz, biz demeden, sıcak, sevecen ve mutlu birlikteliklerin bir arada olduğu sağlıklı neşeli yarınlar dilerim. Hoşça kalın
KAZIM İLHAN
SOSYOLOG VE AİLE DANIŞMA
- - - - -