Uzmanlara göre Türkiye’de yaklaşık 3 milyon KOAH hastası bulunmasına rağmen, bu kişilerin sadece yüzde 10’u hastalığının farkında.
Kış Aylarında Tehlike Büyüyor
Biruni Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hande İkitimur, KOAH’ın genellikle zararlı gazlar ve partiküllere uzun süre maruz kalma sonucu ortaya çıkan sinsi bir hastalık olduğunu belirtti. Kış aylarında artan solunum yolu enfeksiyonlarının KOAH alevlenmelerini tetiklediğini vurgulayan İkitimur, “Bu dönemde hastalık çok daha ağır seyredebilir. Düzenli ilaç kullanımı ve erken müdahale bu süreçte hayati önem taşıyor” dedi.
COVID-19 Sürecinde KOAH Hastaları En Riskli Grubun Başında Yer Aldı
Pandemi döneminde KOAH’lı bireylerin en riskli gruplardan biri olduğuna dikkat çeken İkitimur, “Virüs doğrudan akciğerlere saldırdığı için bu hastalar ciddi komplikasyonlarla karşılaştı. Maske kullanımı, el hijyeni ve kalabalık ortamlardan uzak durmak, bu gruptaki hastalar için yaşamsal öneme sahipti” diye konuştu.
Belirtileri Yaşlılığa veya Sigaraya Bağlamayın
KOAH’ın en sık görülen belirtilerinin öksürük, balgam ve nefes darlığı olduğunu belirten İkitimur, bu belirtilerin çoğu zaman önemsenmediğini kaydetti. “Birçok kişi bu şikayetleri yaşlılık ya da sigara içimine bağlıyor ve hekime geç başvuruyor. Oysa hastalık ilerledikçe tedavisi zorlaşıyor” uyarısında bulundu.
Alevlenmeler ve Eşlik Eden Hastalıklar Ölüm Riskini Artırıyor
Hastalığın şiddetinin en önemli belirleyicileri arasında alevlenmeler ve eşlik eden hastalıklar yer alıyor. KOAH’lı bireylerin yüzde 25’inin kalp hastalıklarından, yüzde 30’unun ise akciğer kanseri nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten İkitimur, bu yüzden erken teşhis ve kapsamlı tedavinin önemine vurgu yaptı.
KOAH Önlenebilir Bir Hastalık
Tüm risklere rağmen KOAH’ın önlenebilir ve kontrol altına alınabilir bir hastalık olduğunu söyleyen İkitimur, “Sigaranın bırakılması, hava kirliliğinden uzak durulması ve düzenli doktor kontrolleri ile hastalıkla mücadelede önemli mesafe kat edilebilir” dedi.