Yönetmen koltuğunda oturan Christopher Landon, oyuncu Melissa Barrera'nın projeden kovulmasının ardından yaşanan süreci ve karşılaştığı tehditleri ilk kez tüm açıklığıyla anlattı.
"Ben Kovmadım" Vurgusu Yeniden Gündemde
2023 yılı Kasım ayında, yapımcı şirket Spyglass Media Group, başrol oyuncularından Melissa Barrera’yı, İsrail-Filistin savaşı sırasında Filistin lehine yaptığı sosyal medya paylaşımları nedeniyle "Çığlık 7" kadrosundan çıkarmıştı. Bu karar, Hollywood'da ifade özgürlüğü tartışmalarını da beraberinde getirmişti.
Christopher Landon ise daha önce sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Barrera'nın kovulmasının kendi kararı olmadığını duyurmuştu. Vanity Fair’a verdiği röportajda bu durumu yineleyen Landon, "Onu ben kovmadım" diyerek yaşanan sürecin tamamen kendi kontrolü dışında geliştiğini söyledi.
Tehdit Mesajlarıyla Yüzleşti: "Çocuklarını Öldüreceğim"
Landon, Barrera'nın kovulmasının ardından kamuoyundan gelen tepkilerin kendisine yöneldiğini belirtti. Ancak tepkiler sadece eleştiriyle sınırlı kalmadı. Ünlü yönetmen, ailesinin can güvenliğine yönelik tehditler almaya başladığını anlattı.
“‘Çocuk öldürmeyi destekliyorsun. Çocuklarını bulup öldüreceğim’ gibi korkunç mesajlar aldım,” diyen Landon, 5 ve 8 yaşlarında iki küçük çocuğu olduğunu ifade ederek yaşadığı endişeyi dile getirdi. Tehditlerin ciddiyetinin altını çizen yönetmen, bu sürecin sadece profesyonel değil, kişisel olarak da yıpratıcı olduğunu vurguladı.
"Hayallerimin İşi Kabusa Dönüştü"
Röportajda duygusal bir dil kullanan Christopher Landon, “Çığlık 7” projesinin başta kendisi için büyük bir hayal olduğunu, ancak gelişen olaylar neticesinde bu hayalin bir kâbusa dönüştüğünü söyledi. “Bu filmi yönetmek kariyerimde önemli bir adım olacaktı. Ancak olanlar her şeyi altüst etti. Kendimi bir anda bir savaşın ortasında buldum” ifadelerini kullandı.
Yeni Yönetmen ve Belirsiz Gelecek
Tüm bu gelişmelerin ardından Christopher Landon projeden çekildiğini açıklamıştı. “Çığlık 7”nin geleceği hâlâ belirsizliğini korurken, Hollywood’da sanatçının ifade özgürlüğü, yapımcı şirketlerin karar mekanizmaları ve sosyal medyanın gücü gibi konular tekrar tartışmaya açıldı.
