Merhaba kıymetli okuyucularım; Maske ve mesafe kuralına uyulmadığını takdirde sonuçlarının ağır ola bileceğini belirtmiş olmasına rağmen. Sonuç hep bildik görüntüler bildik sonuçlar,
Bu kafayla korona virüs denen illet o bizi değil biz onu bırakmayacağız. Sonrada bu mücadele hep söylemden ileri gidemeyecek GÖRÜNTÜLER KILAVUZ İSTEMEZ.
Demek ki ne yapılacak anlayışsızlara kolluk güçleri her yerde olamaz ama en azından yoğunluk olan yerlerde, maske tam olarak kapatılmamışsa hiçbir mazeret kabul edilmeyerek ceza yazılmalı.
Geçen ki yazımda yukarıda ifade ettiğim konuyu siz okurlarımla paylaşmıştım.
Bu günde ceza ile ilgili saygı duyduğum bir büyüğüm tarafından bana gönderilen fıkra gibi bir hikâyeyi paylaşmak istiyorum.
Buyurun okuyalım;
Papa Vatikan’dan çıkıp araba ile Paris’e gitmek ister.
Şoförü makam arabasını hazırlar ve Papa’yı Paris’e götürmek üzere yola koyulur.
Bir’ süre sonra papa şoföre ‘yıllardır araba sürmüyorum Paris’e kadar ben kullanayım’ diyerek şoförle yer değiştirir.
Fransa sınırını geçtikten sonra papa radara yakalanır ve polisler aracı çevirir.
Polis memuru Papa’yı arabanın içinde görünce ne yapacağını şaşırır ve Amiri, müdürünü arar.
Memur: müdürüm, radara kim yakalanırsa yakalansın cezasını kesin demiştiniz.
Müdür: evet, kim olursa olsun cezayı kes.
Memur: ama müdürüm.
Müdür: kim olursa olsun cezayı kesin dedim.
Kim yakalandı milletvekili mi?
Memur: yok müdürüm.
Müdür: olsun, başbakan bile olsa cezayı keseceksiniz herkese eşit davranmakla yükümlüyüz.
Memur: yok müdür başbakan da değil.
Müdür: olsun, cumhurbaşkanı bile olsa cezayı kes.
Memur: değil müdürüm cumhurbaşkanı da değil.
Müdür: kimdir ya ; O zaman bu?
Memur: müdürüm kim olduğunu bilmiyorum ama adamın şoförü Papa!
La O yoksa Isa mı? Aman Allah’ım…
Sonuç olarak; Kolluk güçlerine de Allah kolaylık ve sabır versin. Kimi uyaracağını, kime ceza yazacağını şaşırdı desek gaf mı yapmış oluruz.
Çünkü ver kimliğini kuralları ihlal ettiniz için ceza yazacağım dediği andan sonrası , karşı taraftan sonu gelmeyen mazeretler..
Düşündürebilmek, gelecek için üretilecek ürünün ana kapısıdır. ( Kazım İLHAN )
Bu sözün ne kadar önemli olduğunu konular işlendikçe fark edeceğimizden eminim.
Toplumun ve ailenin en büyük ilacı doğru iletişimdir. ( Kazım İLHAN )
Birlikte siz, biz demeden, sıcak, sevecen ve mutlu birlikteliklerin bir arada olduğu sağlıklı neşeli yarınlar dilerim. Hoşça kalın