Raporda özellikle Fransa, ABD, İngiltere, Kanada gibi Batılı ülkeler ile İran’ın silah tedariki konusunda rol oynadığı vurgulandı.
"Savaş suçlarına dair makul deliller var"
Heyet, ayrıca Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Yemen’de savaş suçu işlediğine dair makul deliller bulunduğunu bildirdi. Raporun ardından BM Cenevre Ofisi’nde video konferans yöntemiyle basın toplantısı düzenleyen Heyet Başkanı Kamel Jendoubi, Kovid-19 salgınının çalışmaları zorlaştırmasına rağmen insan hakları ihlallerini belgelemeye devam ettiklerini belirtti.
Heyet üyesi Melissa Parke, çatışmanın bütün taraflarının uluslararası insan haklarını ağır biçimde ihlal ettiğini belirterek şu örnekleri sıraladı:
Sivillere yönelik ayrım gözetmeyen hava saldırıları,
Keyfi tutuklamalar,
Cinsel şiddet,
İnsani yardımların engellenmesi,
İşkence ve çocukların savaşmaya zorlanması.
Parke, bu ihlallerin büyük bölümünün savaş suçu teşkil edebileceğini ve sorumluluğun yalnızca Husiler’de değil, Yemen hükümeti, Suudi Arabistan, BAE ve Güney Geçiş Konseyi dahil tüm taraflarda olduğunu kaydetti.
UCM çağrısı
Heyet üyesi Ardi Imseis ise, silah satışına devam eden ülkelere tepki göstererek bu transferlerin derhal durdurulması gerektiğini vurguladı. Ayrıca BM Güvenlik Konseyi’ne Yemen’deki durumun Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taşınması çağrısında bulundu. Imseis, yaptırım listelerinin genişletilmesi ve uluslararası cezai soruşturma mekanizmasının kurulmasının da gerekli olduğunu söyledi.
112 bin kişi hayatını kaybetti
29 Eylül’de BM İnsan Hakları Konseyi’ne sunulacak raporda, Yemen iç savaşında şimdiye kadar 112 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği, bunların yaklaşık 12 bininin sivil olduğu belirtildi.
Yemen’de Eylül 2014’ten bu yana İran destekli Husiler Sana ve bazı bölgeleri kontrol altında tutarken, Mart 2015’ten beri Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri Yemen hükümetine destek veriyor.
